Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, 7 Ekim’de başlayan İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları sonrası tüketicilerin bu saldırılara destek veren şirketleri boykot yoluna gittiğini söyledi.
Boykotun sadece yiyecek ve içecek gibi ürünlerle sınırlı kalmadığına dikkati çeken Şahin, son 15 gündür bankacılıktaki yerli ödeme sistemine de bir yöneliş olduğunu, kendilerine bu yönde çeşitli şikayetler geldiğini aktardı.
Şahin, 8 yıldır Türkiye’nin bankacılıkta yerli bir ödeme sisteminin bulunduğunu, bankaların da bu sistemden haberdar olduklarını dile getirdi.
Banka kartı ya da kredi kartında vatandaşların yerli kart talebine cevap verilmesi gerektiğini vurgulayan Şahin, şöyle konuştu:
“Bu yöndeki talepleri çok doğru. Bankalar kart verirken sanki ödeme yöntemini biz tercih etmişiz gibi ifade ediyorlar. Biz bir bankadan kredi kartı ya da banka kartı kullanıyorsak ‘şu yöntemle ödeme istiyorum’ dediğimizde bunu vermek zorunda. Hiçbir zorluk çıkartamazlar, gerekli şikayetler yapılabilir. Bankalar, tüketici hangi ödeme yöntemini kullanmak istiyorsa onu vermek zorunda.
Bu anlamda son günlerde bankalara yapılan başvurulardan sonra şikayetler gelmeye başladı, bazı bankaların sıkıntı çıkardıkları yönünde. ‘Şubeye gelmeniz gerekiyor, banka kartı olur ama kredi kartı olmaz’ gibi söylemler var. Böyle bir şey olamaz, banka istediğimizi sunmalı çünkü altyapısı da var.”
Tüketici boykotunun önemine değinen Şahin, “Firmalar, şirketler şunu bilsin ki en güçlü olan tüketicinin boykotudur. Tüketici bir malı boykot ettiğinde hiçbir şirket buna dayanamaz. Nasıl ki bankalar tüketiciye istediği ödeme yöntemini vermek zorundaysa şirketler de tüketicinin istediği ürünleri satmak zorunda. Çünkü tüketicinin boykot gücü var.” ifadelerini kullandı.