İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Pendik Halk Buluşması’na katıldı.
Burada konuşan İmamoğlu, “Cumhurbaşkanı milletini tehdit etti. ‘Oy vermezseniz hizmet gelmez, doğalgaz gelmez’ dedi, doğru mu? Ama bakın şimdi ağlamaklı oldu, duygusallaştı. Ne demiştim ben size? Sizi tehdit ediyor çünkü sizden korkuyor demiştim. Dün ne dedi? Lütfen diyor. Bu benim son seçimim diyor bak bak bak… Hani birkaç hafta önce efelik yapıyordun? Tehditten lütfene geldi, seni gidi seni…” ifadelerini kullandı.
“BU BENİM İÇİN BİR FİNAL”
Erdoğan geçen günlerde yaptığı konuşmasında 31 Mart yerel seçimlerinin kendisi adına son seçim olacağını öne sürmüştü. Erdoğan, “Benim için bu bir final. Yasanın verdiği yetkiyle bu seçim son seçimim ama buradan çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için bir emanetin devri olacak” demişti.
İmamoğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:
“Pendik’e para aradığımız, kaynak aradığımız zaman Sayın Cumhurbaşkanı bana ‘Borç yiğidin kamçısıdır, krediyi bulmak sizin işiniz’ demişti. Kamu kurumlarından bize bir kuruş bile kredi vermeyen, devletin kamu kurumlarını bize kapatan anlayışa karşı biz kaynak da bulduk, bu şehrin ihmal edilen her işini de tamamladık, tamamlamaya da devam ediyoruz. Pendik-Kaynarca-Tuzla hattının ikinci etabını da göreceksiniz, biz bitireceğiz.
“HER KONUDA BİR KİŞİNİN EMRİ…”
Bunların iktidar, çözüm anlayışı şöyle; mesela bir sorun yaşadılar mı, Ekrem ile randevu alsalar mı, alamasalar mı… Bu kadar basit bir konuyu bile sorsa mı sormasalar mı… Adım atamazlar adım. Her konuda bir kişinin emrine, buyruğuna, bir kişinin talimatına…
“HANGİ YAKADA OLDUĞUNU DA BİLMİYOR”
İstanbul’da biliyorsunuz her parti aday çıkarttı Ekrem İmamoğlu’nun karşısına. Çıkarsınlar, biz saygı duyuyoruz. Cumhur İttifakı ortak aday çıktı. Rakibime diyorum ki İstanbul’a yabancı aday, dışarıdan atandı. İthal aday diyorum. Bakın, ilçelerin sadece adını değil, hangi yakada olduğunu da bilmiyor. Kötü olan şu, hadi böyle birini yolladın. Ama yolladığın insan dersine çalışacak. Öyle ayağına baret giymekle olmuyor, baret kafaya takılır bir kere. Acemi aday derken bir tespit yapıyorum. İstanbul zor bir sınav, dersine çalışmazsan bu millet seni sınıfta bırakır.
“TEHDİTTEN LÜTFENE GELDİ, SENİ GİDİ SENİ…”
Hemen her yerde bir panik başladı, tutuştular. O kadar korktular ki daha önce bir hafta boyunca Sayın Cumhurbaşkanı milletini tehdit etti. Oy vermezseniz hizmet gelmez, doğal gaz gelmez dedi doğru mu? Ama bakın şimdi ağlamaklı oldu, duygusallaştı. Ne demiştim ben size? Sizi tehdit ediyor çünkü sizden korkuyor demiştim. Dün ne dedi? Lütfen diyor. Bu benim son seçimim diyor bak bak bak… Hani birkaç hafta önce efelik yapıyordun? Tehditten lütfene geldi, seni gidi seni… Ya bu millet daha yeni size Cumhurbaşkanı olmanız için oy vermedi mi, daha 4 yılınız yok mu? Bu belediye başkanı seçimi, İstanbul seçimi. Rakibimiz kim biz karıştırmaya başladık. İşte milletin iradesi böyle hizaya sokar kardeşim.
“17 BAKAN BURAYA GELİYOR”
Şimdi gazeteciler yazıyor, son aday bana yetişemeyince ne olmuş biliyor musunuz? Ankara’da seferberlik kararı çıkmış, hepsi buraya geliyor. Bir kısmı zaten sahada, bütün semtleri paylaşmışlar. 17’si birden İstanbul’a gelecekmiş. Hatta o da gelecekmiş, az kalmış. Valla ben misafirperverim. 2019’da nasıl misafiri milletimizle birlikte ağırladık en iyi onlar biliyor. Tüm Kabine gelsin, hepsi gelsin. Ama bir şey soracağız, Türkiye’nin bu devasa sorunlarıyla kim uğraşacak? Madem derdiniz İstanbul…
“NE İŞİNİZ VAR İSTANBUL’DA?”
Soruyorum; hayat pahalılığı azalacak mı, enflasyon düzelecek mi, emeklinin perişan hali düzelecek mi, yüksek kiralar azalacak mı, atanamayan öğretmenler atanacak mı, kaldıramadıkları o mülakat sistemi kalkacak mı, 3600 ek gösterge çıkacak mı? E kardeşim sizin işiniz bu. Ne işiniz var İstanbul’da? Gidin, işinize bakın. Onlarca derdi var bu memleketin, onları çözmek için çalışın.
“KOL KOLA ÇALIŞALIM DİYORUM”
Ben bunlara 5 yıldır nasihat ediyorum. Partizanlık yapmayın, İstanbul’a hizmeti engellemeyin, birlikte kol kola çalışalım diyorum. Milleti tehdit etmeyin, had bildirmeye kalkmayın diyorum. Anlamak istemiyorlar, dilimde tüy bitti. Anlamadılar. 31 Mart günü anlayacaklar. Diyecekler ki biz İstanbul’a arkasına 4 de parti koyarak aday olduk ama yetmedi. Kamu kaynaklarını kullandık, yetmedi. Adayın yanına 17 bakan koyduk, o da geldi, o da olmadı. Sayenizde öyle bir demokrasi dersi alacaklar ki doğruyu bulacaklar. Milletin seçtiğine artık kimse engel olamayacak.”