2014 yerel seçimleri öncesi AK Parti İstanbul’a Binali Yıldırım’ı aday olarak düşünüyordu…
Ancak son düzlükte seçimlerin Yıldırım’la kaybedileceği görülünce merhum Kadir Topbaş’la devam kararı almış ve Binali Yıldırım’ı İzmir’e göndermişlerdi.
İstanbul’un kendi içerisinde oluşmuş dengeleri var.
Bu dengeleri göz ardı ederseniz seçimi kazanmak imkânsız hale gelir.
Bu dönemde de İmamoğlu’na 5 yıl kök söktüren ve adeta Belediyecilik dersi veren Tevfik Göksu kesin aday yapılır ve seçim tereyağından kıl çeker gibi alınır düşüncesi hakimdi… En azından bende.
Ama AK Parti’nin kafasında ki aday profili Göksu değilmiş.
Gerçi bunun sinyallerini aylar öncesinden vermişti parti ve İstanbul’da ‘’Kentsel dönüşüm ve Deprem’’ ağırlıklı propaganda ya başlamıştı.
Her ne kadar Akıl ve Bilim (Anketler) Göksu dese de! Bu ismin üzerini çizen akiller vardı partide ve Erdoğan bir şekilde ikna edildi.
Peki aday olarak ismi açıklanan Murat Kurum kötü biri mi? Asla değil. Çok kibar ve beyefendi bir isim.
Ama Ankaralı.
Nasıl ki Ankara, Kayserili bir ismi içine sindirememiş ve Özhaseki’yi seçmemişti! İstanbul’da da aynısı yapabilir.
Öyleyse AK Parti bu riski neden aldı?
Şimdi biraz toplum mühendisliği yapalım…
AK Parti’nin en önemli kozu, İYİ Parti’nin İmamoğlu ile tavanda kavgası ve aday çıkaracak olması.
Ama İstanbul’u kazanmak için bu yeterli değil.
Çünkü: CHP, İYİ Parti kavgası tavanda yani tabanda değil. Buda büyük bir risk oluşturuyor.
Öyleyse; Eski HDP yeni DEM’in aday çıkarması.
Bu yeter mi? Yeter ama seçimleri garanti etmez!
Ne olması lazım? DEM seçmeninin partisinin adayına firesiz destek vermesi gerek.
Peki bu nasıl sağlanır?
İşte burası kritik…
Bugün BUSKİ ile alakalı Alinur Aktaş’ın ‘’Devlet aklı ile çalışıyoruz’’ sözünde olduğu gibi, teknik ve taktiği doğru kurgularsan başarı mutlak.
Nasıl olur? Anlatayım…
Bir akıl;
İstanbul ve Ankara’da DEM kendi adayını tam kapasite destekler ve AK Parti’nin kazanmasını sağlarsa! Yerel seçimler sonrası ‘’KAYYUM’’ meselesi ortadan kalkabilir derse?
Cumhur ittifakının ısrarla istediği ‘’ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ’’ CHP katılmasa bile DEM dahil edilerek gerçekleştirilebilir fikri cazip gelirse.
Sonuç olarak her açının birkaç problemi bir atışla çözülebilir.
Peki CHP ve İmamoğlu bunu görmüyor mu?
Yoksa siz, Özgür Özel’in Şehit cenazesi ardından DEM ziyaretinin sıradan bir tevafuk olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Ya da kurultayda önüne gelenin Selahaddin Demirtaş’a selam göndermesini!
Tabi başta da dediğim gibi bu bir siyasal tahmin.
Gerçekleşip, gerçekleşmeyeceğini bize seçim sonuçları gösterecek.